Oksijeni bol muhteşem doğa manzarasına karşı uyandıktan sonra sabah erken saatte kahvaltımızı yapıp otelden ayrılıp Pokut Yaylasına doğru hareket ediyoruz Yaklaşık 1.5-

2 saat sürecek yolculuğumuzda bize eşlik eden Karadeniz müziklerini dinlerken bir  yandan da doğayı seyrederek Pokut yaylasına ulaşıyoruz. Pokut yaylasının muhteşem doğasıyla güne başlıyoruz. Burada yaklaşık 1-1,5 saat Pokut yaylasının huzur veren

doğasın da siz değerli misafirlerimizle zaman geçiriyoruz. Keyifli vakit geçirdikten sonra

Sal yaylasına orman yürüyüşü ve söylediğimiz güzel Karadeniz müzikleri eşliğinde  yürüyüşe koyulup sal yaylasına ulaşıyoruz. Pokut un yanı sıra Sal yaylası daha düz bir yayladır. Burada elektrik direklerinin olmadığını fark edeceksiniz bunun nedeni ise

doğanın güzelliği bozulmasın diye elektrik hatları toprak altından geçmesidir. Önemli

bir bilgi daha bildiğiniz üzere 2000 rakım üzerinde ağaç yetişmez ama pokut yaylası ve sal yaylası bu özelliği ile de büyüleyici bir doğası vardır. Fotoğraf molası ve manzarayı gördükten sonra dönüş için yolumuza koyuluyoruz. Şenyuva köyüne indikten sonra dileyen misafirlerimiz burada kahve içip dileyen misafirlerimiz sevdaluk köprüsünde fotoğraf çekilebilir. Buradaki kısa molamızın ardından Zil kaleye ulaşmak için yola

çıkıyoruz Türkiye’nin en görkemli kalesi olan Zil Kaleye ulaşıyoruz Burada tarihi bir

mola verip, turumuzun tarih ve doğayla birleşen kalemizi Karadeniz hatıralarımıza ekleyip mis gibi Karadeniz çayı içtikten sonra Türkiye’nin debisi en fazla olan

şelalelerden biri olan Palovit Şelalesi’ne doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 10-15 dk

yolculuğumuzdan sonra Palovit Şelalesi’nin muhteşem görüntüsü ile karşı karşıya

geliyoruz. Dileyen üst kısımdan fotoğraf çekerken dileyende ahşap merdiven eşliğinde

şelalenin yanına kadar inebilir. Ufak bir uyarı debisi yüksek olduğu için hızlı bir şekilde

akan palovit şelalesinin yakınında fotoğraf çekilmek için yağmurluk bulundurmanız gerekmektedir. Yoksa birazcık ıslana bilirisiniz. 2. Günümüzü de dolu dolu ve en eğlenceli şekilde geçirdikten sonra sürprizi sona saklayıp sizi adrenalinin yüksek

olduğu Rafting yapacağınız alana getiriyoruz. Dileyen misafirlerimiz fırtına vadisinin

güzelliği eşliğinde çayını içebilir dileyen misafirlerimizde profesyonel ekiplerin eşliğinde

rafting yapabilir. Günümüzü burada bitirip konaklayacağımız otelimize doğru yola çıkıyoruz 

KAHVALTI: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR 

ÖĞLE YEMEĞİ: SAL YAYLASI (EKSTRA)

AKŞAM YEMEĞİ: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

KONAKLAMA: MOSA BUNGALOV

Oksijeni bol muhteşem doğa manzarasına karşı uyandıktan sonra sabah erken saatte kahvaltımızı yapıp otelden ayrılıyoruz Gürcistan Batum’a doğru hareket etmek için yolculuğumuza başlıyoruz. 2 saatlik yolculuğun ardından Sarp sınır kapısına varıp güvenlik işlemlerini geçtikten sonra Batum Turuna başlamak için aracımızla buluşuyoruz, Gürcistan'ın özerk cumhuriyeti Acara'nın başkenti olan Karadeniz kıyısındaki liman kentini gezmeye başlıyoruz, ilk durağımız döviz ofisi oluyor Gürcistan’da harcanacak kadar Türk lirasını Gürcü Larisine çeviriyoruz. Okaliptüs ağaçlarının arasından Batum’a doğru hareket ediyoruz rehberimiz bölge iklimi ve coğrafi yapısı ile ilgi bilgiler edindikten sonra Batum merkeze varıyoruz isteğe bağlı öğle yemeğimizi alıyoruz. Yemeğimizin ardından Batum şehir merkezine dönüp şehir merkezinde bulunan Batum’um tek ayakta kalan camisi Orta Camiyi ziyaret ediyoruz daha sonra Batum’um en güzel meydanlarından bir tanesi olan Piazza Meydanı gezimizi gerçekleştirip sırasıyla Avrupa Meydanı, Tiyatro Binası, Batum Bulvarı görüyoruz daha sonra dinlenmek için serbest zaman veriyoruz. Daha sonra dizilerde sıkça gösterilen Kurban Said’in başyapıtı olan Ali ve Nino heykelini görüyor ve Batum Turunu tamamlıyoruz ve Türkiye’ye doğru yola çıkıyoruz sınır kapısına ulaştıktan sonra çıkış işlemlerinin ardından Günümüzü burada bitirip otelimize varmak için yola çıkıyoruz Akşam yemeği için otelimize yerleşiyoruz 

KAHVALTI: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

ÖĞLE YEMEĞİ: BATUM (EKSTRA)

AKŞAM YEMEĞİ: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

KONAKLAMA: MOSA BUNGALOV

Batum Turu'nda Gezi Noktaları

• Osmanlı Camii
• Piazza Meydanı
• Avrupa Meydanı
• Batum Bulvar Gezisi
• Ali ve Nino Heykeli

Batum Turu'nda Mutlaka Yenmesi Gerekenler  

• Haçapuri (Batum'a geldiğinizde denemeniz gereken en ünlü yiyeceklerden bir tanesidir.)
• Hinlal (Gürcü Mantısı Olarak bilinir, bizim mantılara göre oldukça büyüktür)
• Gürcü Gazozu (Farklı meyve aromalarıyla yapılan farklı gazlı bir içecektir en beğenilenleri Armut Suyudur)
• Gürcü Peyniri (Gürcistan’ın Peynirleri çok meşhurdur, meşhur yemeklerinde sıkça kullanırlar Gürcistan Pazarlarında veya Restoranlarda rastlanabilir)
• Cevizli Patlıcan (İnce ince dilimlenen patlıcanın üzerine ceviz ve baharatla kaplanıp yağda kızartılıyor Gürcülerin özel mezelerindendir

Batum Turunda Mutlaka Yapılması gerekenler 

• Şehir içinde yürüyüş yapmak
• Sahil boyu bisiklete binmek
• Gürcü Mutfağının tadına bakmak
• Armut suyu içmek
• Yazları denize girmek

Otelde alınan kahvaltı sonrası yaklaşık 2 saatlik yolculukla varacağımız Borçka

Karagöl’e hareket ediyoruz.1450 rakımlı bölgede bulunan ve 19 yy. da toprak kayması sonucu Klaskur deresinin önü kapanmasıyla oluşan Borçka

Karagöl’e varıyoruz. Dileyen misafirlerimizle göl etrafında tam tur bir doğa yürüyüşü gerçekleştiriyoruz. Yürüyüşe katılmayan misafirlerimizde göl kenarında bulunan Çay ocağından aldığı semaveri muhteşem göl

manzarasında yudumlayabilir. Karagöl’de yapılan yürüyüş ve fotoğraf

molasının ardından Maçahele geçmek için yola koyuluyoruz. Dünyada çok

ender olarak görülen, ülkemizin tek biyosfer sahası olarak kayıtlara geçen ve ekosistemi ile bilim insanlarını hayrete düşüren Macahel’i ziyaret ediyoruz.

Kafkas arılarının gen kaynağı olan; yayla turlarının olmazsa olmazı Macahel, sizin de notlarınız arasına yazacağınız güzide köşelerimizden olacak. Camili,

Efeler, Düzenli, Uğurlu, Kayalar ve Maral köylerinden oluşan bu bölge Avrupa ve Asya’nın tek ılıman iklim yağmur ormanlarına ev sahipliği yaptığından

turumuzun yıldızı haline geliyor. Macahel’de alacağımız öğle yemeği sonrası

nefes kesen serinlikteki Maral Şelalesi’ne hareket ediyoruz. Kısa bir yürüyüş

sonrası Türkiye’nin en yüksekten düşen şelalesini (65 mt.) görmüş olacağız. 

Ücretsiz soğuk su masajı hizmeti vermekte olan şelaleden faydalanmak isteyenler 15 dakika sürecek dik bir inişin ardından şelalenin döküldüğü

noktada suya girebilirler (suya girmek için mayonuzu ve şortunuzu yanınızda bulundurmayı unutmayalım aksi taktirde giysilerinizle girmek zorunda

kalabilirsiniz) Girmek istemeyenler şelale manzarası eşliğinde çayını ya da

kahvesini yudumlayıp doğanın Keyfini çıkardıktan sonra adeta doğanın tam merkezinde kurulu olan otelimize geçiyoruz. Akşam yemeğini otelde aldıktan sonra dinlenmeye çekiliyoruz.

KAHVALTI: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

ÖĞLE YEMEĞİ: KARAGÖL & MACAHEL (EKSTRA)

AKŞAM YEMEĞİ: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

KONAKLAMA: MACAHEL GREEN OFF & MACAHEL İREMİT PANSİYON 

Macahel’in harika doğasına uyandıktan sonra yöresel köy kahvaltısını otelimizde alarak bu eşsiz manzaralı yere veda ediyoruz. Adeta Cennetten bir köşe olan Şavşat bölgesine doğru hareket ediyor güzergâh boyunca farklı doğal güzelliklerin keyfini çıkarıyoruz. Yaklaşık üç saatlik yolculuğumuzun ardından Şavşat’a varıyoruz. Şavşat’ın en önemli özelliği merkezden hangi yöne giderseniz gidin veya rastgele bir yolu takip edin mutlaka hoşunuza gidecek, doğal veya yerel özellikleri ile sizi büyüleyecek bir yere ulaşmanızdır. Şavşat’ı ufakça gezindikten sonra doğal güzelliklerinin keyfini çıkarmak için doğa fotoğrafçılarının da uğrak yeri olan Yavuz köye doğru turumuza devam ediyoruz. Yavuz köy seyir terasında verilecek fotoğraf molasının ardından bölgede öğlen yemeği alacağımız restoranımıza hareket ediyoruz. Yöresel lezzetleri tadacağımız bu restoranda dinlenme şansı buluyoruz. Turumuzun ikinci yarısında ilk olarak bölgenin el değmemiş güzelliklerinden olan ve kartpostallara resim olan Şavşat Karagöl’ü geziyoruz. Bir heyelan gölü olan Şavşat Karagöl hepimizi büyülüyor. Şavşat Karagöl’ün ardından balıklı göle hareket edip orada verdiğimiz mola ardından yazılı kaynaklardan edinilen bilgilere göre; 899-914 yılları arasında, bölgede egemen olan Bagratlı (Gürcü Krallıklarından) prenslerden, Aşut Koh tarafından yaptırılmış olan Tibet’i kilisesine gidiyoruz. Tibet’i kilisesi yaklaşık 10. yy. dan beri ayakta duran tarihi eserlerimizden bir tanesi olup ayrıca Manastır faaliyetinde de bulunmuştur, 17.yy. dan itibaren faaliyetlerini durdurmuştur. Burada rehberimiz tarafından alacağımız bilgilendirme ve fotoğraf molasının ardından uzun süren yolculuğumuz ile artık doğayla iç içe olan otelimize geçerek dinlenmeye ve akşam yemeğimizi otelde almaya gidiyoruz. 

Yemeğimizin ardından istirahat ediyoruz. 

KAHVALTI: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

ÖĞLE YEMEĞİ: ŞAVŞAT (EKSTRA)

AKŞAM YEMEĞİ: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR

KONAKLAMA: ŞAVŞAT YEŞİL VADİ OTEL 

Sabah otelde alınacak kahvaltının ardından Trabzon’a doğru yola çıkıyoruz. İlk güzergahımız. Rize’nin Çayeli ilçesinde bulunan ve birçok çay reklamı çekimleri yapılan

Haremtepe (çeçeva) köyünü ziyaret ederek set halinde özenle dikilen çay bahçesi harikasını fotoğraflıyoruz. Bu eşsiz manzarayı fotoğraflandırdıktan sonra yolumuza devam edip Güzergahımız üzerinde yer alan Rize bezleri yapımını canlı olarak

göreceğimiz ve alışveriş yapabileceğimiz Tekpa Rize Bezi Atölyesi'ne gidiyoruz. Rize bezinin en büyük özelliği vücuttaki teri çekip vücudun serin olmasını ve nemsiz

kalmasını sağlamasıdır. Rize bezi alışverişimizin ardından Sürmene' ye özgü Sürmene bıçaklarının yapımı görmek ve dileyen misafirlerimizin bıçak alışverişini yapabileceği

Sürmene Bıçakçısına gidiyoruz. Ayrıca bölgenin önemli geçim kaynaklarından Çay üretiminin nasıl yapıldığı göreceğimiz İki Çay Fabrikasına doğru yola çıkıyoruz. Burada çeşitli çay yapım tekniklerini görerek alışveriş için sizlere mola veriyoruz. Buradaki molamızın ardından son durağımız olan Sümela manastırına doğru yola çıkıyoruz Sümela Manastırı (Yunanca: Panagia Sumela (Παναγία Σουμελά) veya Theotokos

Sumela), Trabzon ilinin Maçka ilçesindeki Altındere Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde yer alan Meryem Ana Deresi'nin (Antik Yunanca adı: Panagia) batı yamaçlarında yer

alan, Kara (Antik Yunanca adı: Mela) tepesinin üzerinde ve deniz seviyesinden 1.150 m yükseklikte konumlanmış Rum Ortodoks manastır ve kilise kompleksidir. Bu bilgileri

ve daha fazlasını rehber arkadaşımızdan aldıktan sonra fotoğraf molası için serbest zaman veriliyor. Günümüzü burada bitirip Uçuş saatimizin yaklaşmasıyla başka

turlarımız da Görüşmek Dileğiyle sizleri Trabzon Havaalanından yolcu ediyoruz.  

KAHVALTI: OTELİMİZDE ALINMAKTADIR 

ÖĞLE YEMEĞİ: LALE RESTORANTI (EKSTRA) 

AKŞAM YEMEĞİ: AKŞAM YEMEĞİ BULUNMAMAKTADIR 

KONAKLAMA: KONAKLAMA BULUNMAMAKTADIR